Kökendeşlik (homoloji), ortak atadan kaynaklanan bir benzerlik olarak tanımlanıp sonra da ortak ataya kanıt olarak sunulmaz. Ortak ataya dair kanıtlar, birçok özelliğin oluşturduğu benzerlik örüntülerinden gelmektedir. Bu benzerlikler, canlıların iç içe geçmiş bir hiyerarşiyi doğal bir biçimde oluşturduğunu göstermektedir.

Örneğin, uğur böceklerinin de, bok böceklerinin de birer kınkanatlı olduğu bulgusu, sertleşmiş ön kanatlar gibi çeşitli ortak özelliklere dayanmaktadır; kınkanatlılar, sinekler ve çekirgeler, birer böcek takımıdır; böcekler, akrepler ve kırkayaklar, eklembacaklıların birer alt şubesidir. Bu tür sınıflandırmalar, canlıların kökeniyle ilgili varsayımlara dayanmaz. Hatta bunları belirgin bir sisteme oturtan ilk kişi de, bir yaratılışçı olan Linnaeus’tur. Ortak atalılığın kanıtı bunlar değil, birçok farklı alandan gelen ortak özelliklerdir. Bu özelliklere ne isim verirseniz verin, gerçektir. Kökendeşlik sıfatı, ortak ataya dair kanıtlar ortaya konduktan sonra tanıma eklenir.

“Memelilerin kulak kemikleri kökendeşliğe bir örnektir; sürüngenlerin bazı çene kemikleriyle benzerlik gösterir. Memelilerin kulak kemiklerinin, sürüngenlerin çene kemiklerini oluşturan kemiklerle ilişkili olması gerekmezdi, ama sonuçta öyledir… Türlerin ortak kökendeşliklere sahip olması evrimin kanıtlarından birisidir; çünkü ayrı ayrı yaratılmış olsalardı, bu kökendeşlik benzerliklerine sahip olmalarının bir sebebi olmazdı.”  

[Mark Ridley 1985, s. 9]