1. Evrim teorisinin, ortak ata ve doğal seçilim gibi temel olgularına dair hiçbir bilimsel anlaşmazlık yoktur. “Karşıt görüşü de öğretin” kampanyası, sözdebilimi sınıflara sokma çabasından başka bir şey değildir. Evrim-yaratılışçılık tartışmasına dair sosyolojik olgular, ancak tarih dersleri ve benzerleri için uygun olabilir.

Eğer sınıflarımızda iyi ve kaliteli bilimsel eğitim vermeyi amaçlıyorsak, aynı standartları yaratılışçılık için de uygulamalı ve bilim bile olmayan bu safsatayı okullarımıza sokmamalıyız.

2. Evrim teorisinin, aynıyurtlu ve farklıyurtlu türleşmenin göreceli katkıları gibi kimi ayrıntılarına dair tartışmalar devam etmektedir. Bu gibi tartışmalarda bahsedilen konunun ne olduğunu anlamak için dahi bir biyoloji temeli gerekir. Ancak bunlar, başlangıç seviyesindeki dersler için uygun değildir. Üniversite seviyesindeki biyoloji derslerinde gösterilmelidirler ki zaten gösterilmektedirler de.

3. Evrim, tarihin neredeyse en nefret edilen bilimsel teorisi olmuştur. Birçok insan evrim teorisinin ahlakı, medeniyeti ve ruhlarını tehlikeye soktuğunu düşünür ve evrimin gerçek olduğuna inanmak istemez. Türlerin Kökeni, yayınlandığı günden itibaren en güçlü politikacı ve dini liderlerin bazıları tarafından sürekli eleştirilmiş, meydan okumalara maruz kalmıştır, ki toplumun genelinden gelen saldırı ve itirazları saymaya gerek bile yok. Evrimin tek dayanağı kanıtlardır. Eğer kanıtlar bu kadar güçlü olmasaydı, evrim teorisi onyıllar önce paramparça edilip rafa kaldırılmış olurdu. Ancak bunca önyargı ve saldırıya rağmen hala dimdik ayaktadır ve bilim dünyası, artık evrimin doğruluğunu sorgulamaya değil, ondan elde edilen verilerle insan ve diğer canlılar hakkında başka nelerin keşfedebileceğine yönelmiş durumdadır.

Bununla birlikte diğer tüm teoriler gibi evrim teorisi de bilimsel saldırıya açıktır. Yerleşmiş bir teoride büyük değişiklikler ve yenilikler yapmak tüm bilimcilerin rüyasıdır. Bilimciler, evrim teorisinin detaylarında kaydadeğer bazı değişiklikler de yapmışlardır; ancak teoriyi temelden çöpe atmayı gerektirecek bir durum söz konusu olmamıştır. Ayrıca, bilimci olmayanların sahip oldukları duygusal karşı çıkma güdüsü birçok bilimcide de bulunur. Eğer güvenilir bir alternatif teori ortaya çıksaydı, biyologlar bu konuda yayın yapmak için birbirleriyle yarışıyor olurdu.

Evrim teorisi bugün hiç olmadığı kadar güçlüdür. Temellerine dair tek bir bilimsel itiraz olmaksızın dünyanın dört bir yanında kabul görmektedir. Evrim teorisini kuşatan tartışmalar, onu gelmiş geçmiş en ince elenip sık dokunmuş teori haline getirmiştir ve o, bu incelemelerin hepsinden başarıyla geçmiştir.

4. Karşıt görüşün öğretilmesini savunanlar, evrime sözümona alternatif oldukları ileri sürülen bütün fikirlerin öğretilmesini de savunuyorlar mı? Karşıt görüş hakkındaki herhangi bir ders, kuşkusuz karşıt görüş içindeki her farklı görüşü de kapsamalıdır. Örneğin, evrenin kaç yaşında olduğu ve hangi kutsal kitabın yaratıcıyı en iyi tasvir ettiği gibi en temel konularda bile birbiriyle çelişen birçok yaratılışçı görüş bulunmaktadır. Yaratılışçılığın dayanağı duygusal ve dini olduğundan ve bu olgular da toplumdan topluma, bireyden bireye değiştiğinden dolayı yaratılışçılık, tartışmalı olmaya mahkumdur. Bilimsel kuramlar ve yasalar ise somut olan ve göreceli olmayan kanıtlara dayandıkları için, kişisel yargılardan bağımsızdır.

Okuma Önerileri:

• “Öğretmenler her iki tarafı da öğretmeli ve öğrencilerin kendi başlarına karar vermesine izin vermelidir.”, Evrime dair yanlış kanılar, Evrimi anlamak.
• Akademiler Arası Panelin Evrim Eğitimi Bildirgesi
• AAAS’in, Akıllı Tasarım ve Yaratılışçılık hakkındaki karar bildirgesi

 Video önerisi:

• Dünyada ve Türkiye’de Evrim Karşıtlığının Tarihi Sempzozyumu’ndan