1. Dağ zirvelerindeki deniz kabukları, karaların yükselmesi ile kolayca açıklanmaktadır. Bu oldukça yavaş bir süreç olsa da, bugün bile devam etmekte ve gözlemlenebilmektedir. Bu süreç, yalnızca dağ zirvelerinde bulunan deniz kabuklarının değil, bu dağların diğer jeolojik ve paleontolojik özelliklerinin gelişiminin de sebebidir. Fosillerin bulunduğu yerler, gerçekten de bir zamanlar suyla kaplıydı; ama bu bölgeler o zamanlar birer dağ değil, sığ denizlerdi.

2. Bir sel afeti, dağ zirvelerinde bulunan deniz kabuklarını açıklayamaz çünkü:

• Seller, dağları aşındırır ve sedimentlerinin vadilerde çökelmesine sebep olur.
• Fosiller çoğunlukla, canlının yaşadığı bölgede çıkar, bir sel tarafından her tarafa saçılmış durumda değillerdir. Bu gerçek, 16. yüzyılda Leonardo da Vinci tarafından ortaya konmuş ve o zamandan beri de bilinmektedir.⁽¹⁾
• Deniz canlılarına ait fosil izleri ve oyukları gibi diğer kanıtlar da, hangi bölgenin bir zamanlar deniz altında olduğunu göstermektedir. Daha önce denizle kaplı olmayan yerlerde deniz kabukları bulunmamıştır.

Ayrıca bkz: Fosil kayıtları, kutsal kitaplarda tarif edilen küresel selin (Tufan’ın) bir sonucu değil mi?

Kaynak:

1. Gould, Stephen J., 1998. The upwardly mobile fossils of Leonardo’s living earth. In: Leonardo’s Mountain of Clams and the Diet of Worms, New York: Three Rivers Press, pp. 17-44.